Profesyoneller görevlerini yapmaya mecburdur çünkü karşılığında para alırlar.Sosyal medyada onlarla alakalı yazılanları takip etselerde bunlardan etkilenmemeleri gerekir ve sahaya çıkıp kendilerinden beklenen mücadeleyi gösterirler.
Futbolcular kulüpler tarafından satın alınır yada kiralanır yani işin içinde para vardır , kulüpler ekonomik durumlarına göre kendi bütçelerine uygun futbolcuları satın alır yada kiralarlar.Ben bugüne kadar profesyonel bir futbolcunun bedava oynadığını duymadım , bazen istisna olarak daha az para verene gidenler olmuştur !
Teknik ekiplerde para karşılığında alınır ve belirli bir bütçe ile takımı yönetirler.Ben bugüne kadar bedava takım çalıştıran teknik direktör antrenör duymadım fakat tabi bazen istisna olarak daha az paraya bir takımı tercih edenler olabilir, para karşılığı çalışıyorsan o paranın hakkını vereceksin!
Yöneticiler ise o takımın kongre üyelerinin belirli bir süre yetki verdiği isimlerdir , seçimle gelirler seçimle giderler.Hiçkimse sonsuza kadar yönetici olarak kalamaz.Yöneticiler genel olarak kulübün bulunduğu bölgeden ekonomik durumları ve yeteneği olan insanlar tarafından seçilirler ve başkan tarafından yönetilirler.Bazı kulüpler kurumsallaşmıştır ve herkes görevini bilir bazı kulüplerdede başkanlık makamı çok güçlüdür.Yöneticilerinde profesyonel olması gerekir ama bu iş ülkemizde daha çok gönüllülük ve bağlılık ilkesine göre yapılır.
Eğer bir takımın yöneticisi isen mevcut gücüne yeteneğine göre güç katabilirsin yada tamamen gücünü kaybedebilirsin , yani oldukça riskli bir durum söz konusudur.Bu durumla başedecek profesyonelliğe sahip değilsen psikolojin bozulur sağlığın bozulur işlerin bozulur ama tam tersi güçlü bir duruşa sahipsen o zaman yöneticilik sayesinde tanınırlığın artar , popüler olursun ve olumlu anlamda gelişirsin.
Taraftar olmak ise apayrı bir konudur , özellikle gönüllülük bağlılık hatta holiganlık seviyesine kadar çıkabilirsin.Normal şartlarda ailen için yapmayacağın bir çok fedakarlıklarda bulunursun.
Hiçkimse her hafta yüzlerce kilometre yolu yollarda çekilen eziyete kardeşi eşi yada çocuğu için katlanmayabilir ama söz konusu taraftarı olduğun takım olursa o zaman işler değişir , hatta taraftarı olduğu takım için hayatını kaybedenler bile var.
Taraftarlarda belirli gruplara ayrılırlar , her gurubun bir adı ve lideri vardır.Bu liderlere reis denir ve guruplarındaki insanlarla diyaloğunu iyi tutarlar.Eğer diyaloğu kaybederse ve gurubunun taleplerini yerine getiremezse o zaman bunlara reis denmez , gurup bölünür dağılır ve bireysellik başlar.Bireyselliğin olduğu yerde güç dengesi kaybolur ve farkında olmadan başka bir gurubun himayesine girer.
Profesyonel olanların para karşılığında çalıştığını unutmayalım , onlar gider TARAFTARLAR KALIR
Yöneticilerde Başkanlarda o makamlardan gider ve çok azı tribüne döner ama yine TARAFTARLAR KALIR
HAYAT 90 DAKİKADIR , TRİBÜNLER KARDEŞTİR !!!
OMUZ OMUZA VERELİM BİRLİĞİMİZİ KAYBETMEYELİM
FORZA GİRESUNSPOR
Serkan CİHAN